HAKKIMIZDA

World Medicine İlaç Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, World Medicine Şirketler Grubu’na bağlı olarak 2011 yılında Türkiye’de kurulmuştur. Şirket, sürdürülebilir kalite standartları doğrultusunda yenilikçi bakış açısıyla dünya çapında, ulaşılabilir ve etkili ürünler sunarak yaşam kalitesini artırmayı hedeflemektedir. Faaliyet gösterdiği tüm ülke ve alanlarda güvenilir bir iş ortağı ve lider firma olmayı amaçlayan World Medicine, nöroloji, endokrinoloji, kardiyoloji, romatoloji, gastroenteroloji, üroloji, göğüs hastalıkları, vb. tıbbi alanlarda 450’den fazla farmakolojik ürünü içeren geniş portföyü ile çalışmalarını sürdürmektedir. 35’ten fazla ülkeye ilaç ihracatı gerçekleştiren World Medicine’in Türkiye’de bulunan genel merkezi, gelişmiş teknik cihazlara sahip Ar-Ge laboratuvarı İstanbul’da yer almaktadır. Yurt içi üretim tesislerinden biri yine İstanbul diğeri Tekirdağ Çerkezköy’de faaliyet göstermektedir. Şirketin yurt dışındaki üretim tesisleri ise Romanya, Belarus ve Cezayir’de üretim faaliyetlerini sürdürmektedir. Her biri alanında yetkin yaklaşık 1500 çalışanıyla her geçen gün daha da büyüyen World Medicine, Türkiye’yi dünyanın dört bir yanında başarı ve gururla temsil etmektedir...

Zerdeçal (Curcuma longa)

Ana vatanı Güney Asya olan Zerdeçal, Zencefilgiller (Zingiberaceae) familyasına ait sarı çiçekli, büyük yapraklı, çok yıllık otsu bir bitkidir. Halk arasında turmerik ve hint safranı olarak da bilinir. Ana bileşeni kurkumin olan Zerdeçal (Curcuma longa), EMA'da ve FDA'ın GRAS listesinde yer almaktadır.

                        

Enginar (Cynara scolymus)

Güney Avrupa ve Akdeniz çevresinde yetişen Enginar (Cynara scolymus), Papatyagiller (Asteraceae) familyasına ait mavi-mor renkli çiçekler açan, 50-150 cm boyunda çok senelik otsu bir bitki. Ana bileşeni sinarin, luteolin ve klorojenik asit olan Enginar (Cynara scolymus), Avrupa ve İngiliz Herbal Farmakopesi ile Alman E Komisyonu kayıtlarında bulunmaktadır.

                        

Devedikeni (Silybum marianum)

Ana vatanı Akdeniz Bölgesi olan Devedikeni, Papatyagiller (Asteraceae) familyasına ait seyrek tüylü, köşeli gövdeli ve 1-1,5 m boya sahip bir bitkidir. Halk arasında deve kengeli, meryem ana dikeni, sütlü kengel olarak da bilinir. Ana bileşeni silimarin olan Devedikeni Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ve Alman E Komisyonu listesinde yer almaktadır.

                        

Kalitemiz

Sürdürülebilir kalite standartları doğrultusunda dünya çapında faaliyet gösteren ve Avrupa Birliği İyi Üretim Sertifikası'na sahip olan World Medicine Europe tesislerinde üretilmekte ve Türkiye'ye ithal edilmektedir.


Karaciğer Yağlanması Nedir?

Hepatik steatoz adıyla da bilinen karaciğer yağlanması, karaciğer hücrelerinde normalden fazla yağ depolanması olarak tanımlanır. Normal şartlarda karaciğer hücrelerinde az miktarda yağ bulunabilir ancak depolanan yağ miktarının artması çeşitli sağlık sorunlarına neden olur. Karaciğer yağlanması sebeplerine göre iki farklı şekilde gelişebilir. Bunlar alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması, bir diğer adı ile non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı (NAYKH) ve alkole bağlı gelişen, bir diğer adı ile alkole bağlı yağlı karaciğer hastalığıdır. Karaciğer yağlanması dikkat edilmesi gereken ilerleyici bir hastalıktır. Dikkat edilmediğinde veya önlem alınmadığında hepatite; karaciğerin yağlanmaya bağlı inflamasyonuna ve siroza ilerleyebilir. Hastalık siroza ilerledikten sonra geri dönüşü yoktur. Devamını Oku

Karaciğer Yağlanması Neden Olur?

Karaciğer yağlanması pek çok farklı nedene bağlı gelişebilir. Vücuttaki yağ yeterince etkili bir şekilde kullanılamadığında, fazla yağ karaciğer hücrelerinde depolanır ve biriken yağ karaciğerde hastalığa neden olur. Alkol kullanımına bağlı olmayan karaciğer yağlanmasının en öne çıkan nedenleri arasında obezite, tip 2 diyabet ve insülin direnci yer almaktadır. İnsülin direncine bağlı vücutta kullanılamayan karbonhidratlar, yağ asitlerine çevrilerek depo edilmeye ve vücutta birikmeye başlar. Karaciğerde depolanan yağ asitleri, antioksidan eksikliğinde reaktif oksijen radikalleri ile tepkimeye girerek karaciğere hasar vermeye ve hastalığın ilerlemesine neden olur. Alkol kullanımına bağlı karaciğer yağlanmasında ise tüketilen etil alkolün karaciğerde metabolize edilmesi sonucu açığa çıkan maddeler, karaciğer hücrelerinde yağ birikimini artırır ve hızlandırır. Alkol yıkımı sonucu oluşan reaktif oksijen bileşikleri gibi maddelerin tepkimesi sonucu karaciğer hasarlanmaya ve yağlanmaya başlar. Karaciğer hastalığı bulunanlarda az miktarda alkol alımı bile hastalığı daha da kötüleştirebilir. Devamını Oku

Karaciğer Yağlanmasının Belirtileri Nelerdir?

Karaciğer yağlanması herhangi bir belirti vermeden ilerleyebilir. Belirtiler arasında karnın sağ üst tarafında şiddetli ağrı veya aşırı yorgunluk hissi yer almaktadır. Bazı durumlarda ise ciltte kaşıntı ve kaşıntıya bağlı kızarıklıklar oluşabilir. Karaciğer yağlanması siroza ilerleyebilen ve dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır. Sirozun belirtileri arasında iştah kaybı, karın ağrısı ve şişmesi, halsizlik, kilo kaybı, sarı cilt ve gözler, kafa karışıklığı bulunur. Devamını Oku

Karaciğer Yağlanmasının Tedavisi Mümkün mü?

Elbette karaciğer yağlanmasını önlemek ve siroza ilerlemeden yağlanmayı geri çevirebilmek mümkündür. Bunun için yapılacak en önemli şey hayat tarzında değişikliklerdir. Karaciğer yağlanmasını önlemek için yapılabilecekler; • Alkol tüketimini sınırlandırmak veya bırakmak, • Kilo vermek ve beden kitle endeksinin normal seviyelerde tutulması, • Yüksek kalori içermeyen sağlıklı ve dengeli bir diyet, • Düzenli egzersiz (günde en az 30 dk – haftada en az 4 gün) • Diyetisyen desteği ile vitamin ve beslenme desteği. Devamını Oku

Yüksek Kolesterol'ün Karaciğer Yağlanması Üzerine Etkisi

Kolesterol kanda bulunan ve başta karaciğer olmak üzere vücut hücreleri tarafından üretilen bir yağ türüdür. Kolesterol pek çok biyokimyasal reaksiyonda; hücre zarlarının oluşturulması ve bakımı, yağda çözünen vitaminlerin (A, D, E ve K) metabolizması, safra asitlerinin sentezlenmesi gibi yer almaktadır. Kolesterol suda çok az çözündüğünden kanda taşınamaz. Kanda taşınabilmesi için suda çözünebilen ve diğer yağ türevlerini de taşıyabilen ve karaciğer tarafından üretilen lipoproteinler gereklidir. Kolesterol taşınmasından sorumlu iki farklı lipoprotein bulunur. Bunlar düşük yoğunluklu lipoprotein yani LDL ve yüksek yoğunluklu lipoprotein yani HDL’dir. LDL halk arasında iyi huylu, HDL ise kötü huylu kolesterol olarak bilinir. LDL kan dolaşımında kolesterolün taşınmasında görevliyken, HDL ise karaciğer ve dokular içinde kolesterol taşınmasını sağlar. Diyet ile vücuda alınan kolesterol miktarının yüksek olması kolesterolü artırır. Kolesterol hayvansal gıdaların tüketimi ile vücuda alınır. Fazla hayvansal gıda, trans yağlı veya fast food ürünlerinin fazla tüketilmesi kolesterolü istenenden yüksek seviyelere getirebilir. Yüksek kolesterol karaciğer yağlanmasında risk faktörüdür! Yapılan meta analiz çalışmalarında yüksek kolesterol ve düşük HDL (iyi huylu kolesterol) seviyelerinin karaciğer hasarına yol açabileceğinden bahsedilmektedir. Bu nedenle yağlı karaciğere sahip bireylerde veya yağlı karaciğeri önlemede kolesterol alımının azaltılması ve sağlıklı bir diyet tercih edilmesi gerekmektedir. Devamını Oku

Enginar Ekstresi (Cynara Scolymus)

Enginar (Cynara Scolymus) Güney Avrupa ve Akdeniz çevresine özgü bir bitkidir. Enginar, M.Ö 300 yıllarından beri sağlık üzerine yararlı etkilerinden dolayı oldukça önemli bir bitki olarak bilinmektedir. Enginar yaprakları tüketildiğinde antihepatoksik, koleretik, diüretik, hipokolesterolemik ve antilipemik etkinlik gösterir. Enginar yaprağı ekstresi, Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından dolgunluk, şişkinlik ve dispepsi gibi sindirim bozukluklarında ve Alman E Komisyonu tarafından da dispeptik problemler için onaylamıştır. Ayrıca Enginar yaprağının antioksidan içeriği ve kolesterolü düzenleyici etkisi sayesinde karaciğer hastalıklarında da (örn. karaciğer yağlanması) kullanılabilir. Devamını Oku

Devedikeni Ekstresi (Silybum marianum)

Devedikeni (Silybum marianum) uzun yıllardır kullanılan, Akdeniz bölgesine özgü bir bitkidir. Devedikeni, karaciğer yağlanması, karaciğer fonksiyon bozuklukları, alkole bağlı karaciğer hastalıkları ve siroz gibi kronik dejeneratif karaciğer rahatsızlıkları gibi hastalıkların neden olduğu karaciğer hasarının tedavisinde ve önlenmesinde uzun yıllardır kullanılmaktadır. Devedikeninin hepatoprotektif etkileri; lipit peroksidasyonunu baskılaması ve antioksidan etkinliğine atfedilebilir. Devedikeninin hepatoprotektif ve antioksidan etkinliğinin yanında dikkat çeken özellikleri arasında kolesterolü düşürme, kardiyoprotektif ve nöroprotektif aktiviteleri de bulunmaktadır. Devamını Oku

Zerdeçal Ekstresi (Curcuma longa)

Zerdeçal (Curcuma longa), içerisindeki kurkumin adlı bileşen sayesinde sağlık üzerinde çok önemli olumlu etkileri olan Güney Asya’ya özgü bir bitkidir. Zerdeçal’ın içerisindeki kurkuminin antiinflamatuar, antikanser, antioksidan ve yara iyileştirici özellikleri bilinmektedir. Yapılan çalışmalarda kolesterol seviyelerini de düşürdüğü belirtilmiştir. Zerdeçal’ın aktif bileşeni kurkuminin hepatoprotektif aktivitesi, lipid peroksidasyonunu inhibe etmesi ve antioksidan enzimlerin seviyelerini artırması ile ilişkilidir. Zerdeçal FDA’in GRAS (yani genellikle güvenli kabul edilir) listesinde yer almaktadır. Ayrıca Avrupa İlaç Ajansı’nın raporunda da hazımsızlık semptomlarında kullanılabileceği belirtilmektedir. Devamını Oku

Sıkça Sorulan Sorular

ENGILEN her bir kapsülünde Zerdeçal, Enginar ve Devedikeni ekstrelerini içeren bitkisel içerikli takviye edici bir gıdadır. Bir kutuda 30 kapsül bulunmaktadır.

ENGILEN‘i 11 yaş ve üzeri çocuk ile yetişkinler güvenle kullanabilir.

ENGILEN besinlerle etkileşime girmez. Bu sayede aç veya tok karnına günde 1-2 kapsül kullanılabilir.

ENGILEN sert kapsül formundadır. Bu sayede içerik yoğurt ve meyve püresi gibi besinlerle karıştırılarak da kullanılabilir.

ENGILEN bitkisel içeriğe sahiptir ve genel olarak iyi tolere edilmektedir. Ancak içerisindeki herhangi bir maddeye karşı aşırı hassasiyeti ve duyarlılığı bulunan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır.

Gıda Güvenliği Bilgi Sistemi (ggbs.tarim.gov.tr) üzerinden ürünün dış ambalajında ve ambalaj içinde bulunan kullanım talimatında yer alan ‘’Takviye Edici Gıda Onay Numarası’’ ile ENGILEN ürününün orijinalliğini kontrol edebilirsiniz. https://ggbs.tarim.gov.tr adresinden “Onaylı Takviye Edici Gıdalar Listesi” linkine tıklayarak kontrol işleminizi gerçekleştirebilirsiniz.

GMP Sertifikası (İyi Üretim Uygulamaları); gıda, ilaç, tıbbi cihaz ve medikal gibi alanlarda üreticinin yüksek kalitede ve yasal koşullarda üretim yapmasını sağlayan asgari şartların güvencesidir.

Hayır, ENGILEN glüten içermez. Bu sayede çölyak hastaları da Engilen'i güvenle tercih edebilir.

Hayır, ENGILEN paraben içermez.

Hayır, ENGILEN alkol içermez.

Hayır, ENGILEN tatlandırıcı içermez.

Hayır, ENGILEN koruyucu içermez.

Hayır, ENGILEN laktoz içermez. Bu sayede laktoz intoleransı bulunan kişiler de Engilen'i güvenle tercih edebilir.

Hayır, ENGILEN soya içermez.

ENGILEN helal kullanıma uygun bir içeriğe sahiptir.

ENGILEN koşer kullanıma uygun bir içeriğe sahiptir.

ENGILEN'in sadece eczanelerde satışı bulunmaktadır.

İLETİŞİM

Sosyal Medya Hesaplarımız

Bize aşağıdaki adreslerden ulaşabilirsiniz.

engilenzamanı